Poyraz Karayel Sözleri

iyi sözler

Updated on:

Poyraz Karayel Sözleri

Sayfa Konusu: Poyraz Karayel Sözleri Aşk, Poyraz Karayel Sözleri Albay, Poyraz Karayel Sözleri Anlamlı, Poyraz Karayel Sözleri Tumblr, Poyraz Karayel Replikleri, Poyraz Karayel Sözleri Duvar

Bu güzel sayfamızda sizler için Poyraz Karayel dizi sözlerini ve repliklerini hazırladık. Sayfamızdaki anlamlı Poyraz Karayel sözlerini facebook, twitter ve whatsapp ile sevdiklerinizle paylaşabilirsiniz.

POYRAZ KARAYEL ANLAMLI SÖZLERİBeni korkutan yokluğun değil ki. Beni korkutan yokluğuna alışmak. Poyraz

Poyraz: Bir şey eksik ama… Tam bulamadım. Ayşegül: Ben söyleyeyim cesaret hapı.

Ağlama kurban olayım, ağlama. Senin her gözyaşında ben müebbet yiyorum.

El ele verirsek bu dünyada atlatamayacağımız hiçbir şey yok. Öpüşürsek… İmkansızı başarırız. Poyraz

Hayvanları neden bu kadar seviyorsun? İnsanları iyi tanıyorum çünkü.

-Seni görmem lazım. -Sen ne diyorsun ya benim seni komple içime çekmem lazım.

Ayşegül: Ya adam kızını vermiş sana kasadaki dosyayı mı vermeyecek!

Zülfikar: Anlatmaya çalıştım dün! Benim altın gibi bir kalbim yok! Ben polis filan da değilim!

Kal desen de. Kalamam zaten. Hep bu zatenler, keşkeler mahvetti binlerce aşığı!

Poyraz: Ya sen ne biçim doktorsun! Niye sakin olacakmışım! Aşığım seviyorum! Bağımlıyım diyorum!

Ayşegül: Evlen benimle. Poyraz: Sen ciddi misin? Ayşegül: Kalp krizi kadar ciddiyim.

Ayşegül: Poyraz senin aklından kötü bir şey geçiyor. Poyraz: Sen bir de kalbimden geçenleri gör.

Ayşegül: Babam sakın gelmesin. Kalbi var. Düşün. Onun bile kalbi var.

Bilemezsin Albayım bilemezsin. Bizim kaderimiz bu, anlamını bilmediğimiz kelimeleri yaşamak.

Tutunurken benim ellerimi bırakmak zorunda mıydı?

Gitmek ayrılık demek değildir, gitmek gitmektir. Ayrılık; ölümle eş anlamlı.

Bu insanlarla oturulmaz, bu insanlardan anca gidilir!

Anlamıyorsun… Toprağa giren sendin ama ölen benmişim Poyraz.

Bu dünya her şeyden anlayan insanlar yüzünden bu halde.

Bir insan bu kadar güzel kokmamalı. Haksızlık yemin ediyorum. Çiçek olsam utancımdan solarım ya.

Hadi yaşamayı beceremedik. Ölmeyi nasıl beceremez insan?

Poyraz: Anlamlar Albayım. Bazı kelimelere sığmıyor. Ayrılık mesela. Sevenlerin sınavı diyebilir miyiz?

Mezar taşlarına yanlış adama bulaştılar yazarız. Sorun yok.

Poyraz: Ah be oğlum. Onca yıllık aşk hayatımda bir kere böyle milletin içinde haykırmadım!

Poyraz: Hayalleri kırmayı keşfeden ilk insan benim babamdır.

Gözlerini gördünüz mü? Köy çocukları gibi bakıyordu. Kömür gibi. Öyle mahsun. Öyle fukara.

Sema: Seni bir daha göremeyeceğim sandım bir an. Sefer: Zaten görmüyorsun ki.

Kızları kendimize nasıl aşık ederiz? Kızlar serseri erkeklerden hoşlanıyorlar anladın mı?

Sen sakın büyüme, büyürsen ölürsün oğlum. Poyraz

Zülfikar: Adamlar komünist de yemekleri kötü. Yoldaşlık da bir yere kadar. Kurbağa da yenir mi lan.

Benim başımı belaya sokmak için önce kendimi beladan kurtarmam lazım.

Bu iş böyle yürümeyecek. Yani senin aklından sanki başka şeyler geçiyor. Ben yokum senin dünyanda.

Sen bilmezsin, benim kalbim bile bana yalan söyler. Ona bile güvenmiyorum.

Poyraz: Ev hanımlığı dünyanın en zor mesleği be. Koca evden sen sorumlusun düşünsene.

Poyraz: İyi ki sen varsın… Sen olmasan çoktan pes etmiştim Ayşegül.

Poyraz: Bana her şeyin öğrenilerek yaşanacağını öğrettiler. Yaşanırken öğrenileceğini öğretmediler.

Ben nasıl Bahri Umman oldum biliyor musun? Sevdiklerimden vazgeçerek!

Poyraz: Bana öyle davranma. Ayrılık lafları etme bana. Yakınından kıyısından geçme mümkünse.

Dünyaya haksızlık ediyorsun ama şu an. O kadar da kötü bir yer değil bence.

-Poyraz abi sen hiç aşık oldun mu? Yani hayır ama bir kere omzumdan vuruldum. – İyi de ne alaka şimdi? – İkisi de çok acı veren şeyler. Boş ver şimdi. Büyüyünce anlarsın.

Çünkü sende bir baba buldu! Benim kaybettiğimi buldu! Yine babasız kalmayı istemedi! İşte bu kadar basit!

Gitmeseydin belki de hayat bana bu kadar kötü davranmazdı be baba. Ben seni çağırırım sen de hayatın ağzını burnunu kırardın.

Ayşegül: Bi aşık olalım dedik felaketim oldun Poyraz! Sen sadece bi aşkı mahvetmedin! Bi hayatı mahvettin.

Gözüne uyku giriyorsa sen aşık değilsin. Boğazından lokma geçmiyorsa sen aşık değilsin. Sözün özü, sen sende olduğun sürece aşık değilsin.

Zülfikar: Yanmak mesele değil de. Küresel Güçlerin yerle bir olduğu bir dünya hayalim vardı o yalan oldu.

Bahri: Bu şehir sandığın kadar büyük değil. Bizler basit adamlar değiliz. Bak yedi derviş bir posta oturur iki padişah cihana sığmaz.

Sefer: Ama önce gözyaşlarını sil, dayanamam. Sema: Bunu yaptıran adam gözlerimin içine bakmadan ölmeyecek.

Poyraz: Ya ne olmuş! Aşık olduk! Sevdik! Ne olmuş! Bütün dünya bir oldu Ayşegül’le beni ayırmaya çalışıyor! Ne yaptık biz ya!

Bahri: Aşıklık zor meslektir evladım. Sevdiğinden bir şey beklemek olmaz. Aşıklık vermek mesleğidir almak olmaz.

Ayşegül: Benim burda bir hayatım yok. Aşık olamıyorum. Sevemiyorum. Bağlanamıyorum. Hayatımda sadece korku var. Nefret var. Acı var. Anlıyor musun beni?

Poyraz: Unuttun galiba. Benim adım Poyraz Karayel. Benim başıma bir takım felaketlerin gelmesi için mantığa gerek yok.

Poyraz: Bir daha görmeyeceksin beni! Kimse de benim gibi sevmeyecek seni! Başka kimsenin kalbi Ayşegül diye atmayacak!

Ayşegül: Poyraz’ın ne yaptığının farkındasın di mi baba? Benimle gelmek yerine senin için ölmeyi tercih etti.

Sinan; Baba neden sevmiyorlar beni? Ben onlara ne yaptım ya? Bir insan aşık oldu diye… Bu kadar üstüne gelinir mi?

Poyraz: Ağlamıyorum albayım. Eriyorum. Yavaş yavaş eriyorum. Biraz şansım varsa buhar bile olurum.

Bir kere küçükken benim hevesim kırılmıştı. Kırık çıkıkçıya götürdüler yine de bir türlü düzelmedi. Hevesim yanlış kaynadı. Hayatım boyunca yanlış şeylere heves ettim durdum. Poyraz

Biliyormusun baba. Ben küçükken hep senin gibi olmak isterdim. Ama artık en korktuğum şey, senin gibi olmak.

Zülfikar: Bu dünya diyorum! Akıl ve zalimlikle yönetiliyor! İsyan etmek bir halta yaramıyor! Aşık olmamız lazım! Çiğdem seninle benim kavuşmamız lazım! Kavuşursak ne olacak biliyor musun! Dünyanın bütün bankaları biz kavuşursak batacak! Hazine bonoları tahviller senetler hepsi yanıp kül olacak! Borsalar, birleşmiş milletler hepsi belasını bulacak.

Poyraz: Evlilik ciddi bir müessese Ayşegül. Şakaya gelmez! Ayşegül: Ne müessesi be! Şirket mi kuruyoruz!

Yorum yapın