Erich Fromm Sözleri

iyi sözler

Updated on:

Erich Fromm Sözleri

Sayfa Konusu: Erich Fromm Sözleri Kısa, Erich Fromm Sözleri Facebook, Erich Fromm Sözleri Sevme Sanatı, Erich Fromm Sözleri Aşk, Erich Fromm Özlü Sözleri, Erich Fromm Sözleri 2017

Bu güzel sayfamızda sizler için en güzel Erich Fromm sözlerini hazırladık. Sayfamızdaki özlü Erich Fromm sözlerini facebook, twitter ve whatsapp ile sevdiklerinizle paylaşabilirsiniz.

En İyi Söz: İnsanın yanında büyük sözler söyleyenler değil, yürekten sevenler kalır hep.

Sevgi, insanın varoluş sorunun yanıtıdır.

Bir şeye sahip olmak değil, layık olmak önemlidir.

Açgözlülük içsel bir boşluğun sonucudur.

Sevgi kusurları yok etmez, onları da kabul eder.

Yalan hiç bir şeyi yerinden kımıldatmaz.

Bütün ağır psikolojik hastalıkların temelinde narsizm yatar.

Ancak kendinden bir şeyler verebilen kişi zengindir.

Otomatlar birbirlerini sevmedikleri gibi tanrıyı da sevmezler.

Gerçek hiç bir zaman şiddet tarafından çürütülemez.

Geçmişin tehlikesi esir olmaktı, geleceğin tehlikesi ise robot olmak.

Makine yüzünden zaman insanın hükümdarı oldu.

Tüm insanlar eşittir, çünkü onlar toprak ananın çocuklarıdır.

Sevgi olmadan insanlık bir gün için bile var olamaz.

Sevgi, sevgi üreten bir güçtür. Güçsüzlük, sevgi üretememektir.

İyi ve kötü sadece itaatsiz olma özgürlüğü içinde vardır.

İnsanın yanında büyük sözler söyleyenler değil, yürekten sevenler kalır hep.

Daha iyi olanı değil, sana kendini daha iyi hissettireni seçmelisin.

Hiç bir şey yaratıcılığı aşk kadar teşvik etmez, tabi aşkın gerçek olması koşuluyla.

Marx, İncil gibidir: Çok alıntı yapılır ama nadiren gerçekten anlaşılır.

Derin ve ihtiraslı sev. Kalbin kırılabilir ama hayatı dolu dolu yaşamanın tek yoludur.

Sevgi, sevdiğimiz şeyin yaşaması, gelişmesi için duyduğumuz etkin ilgidir.

Çaresiz birini sevmek, yoksul ve yabancı birisini sevmek, kardeş sevgisinin ilk adımıdır.

Sevme sanatının uygulanabilmesi, inancın da uygulanmasını getirir.

Bir insanı hiçbir sebep yokken yüreğinizde sıcacık hissediyorsanız; işte gerçek sevgidir.

Sevginin kazanılması için en önemli koşul kişinin kendi narsizmini yenmesidir.

Kardeş sevgisi tüm insanları sevmektir. Ve tek kişiye ait olmaması en büyük özelliğidir.

Bir amaca yönelik olmayan sevgide ancak, gerçek sevgi açılıp gelişir.

Hayatımıza giren herkes değerlidir ama herkes özel değildir. Saygı hepsine, sevgi layık olana verilir.

En önemli verme edimi, maddi şeyler değil aksine insana özgü dünyadan bir şeyler vermektir.

Kişi yalnız bir tek kimseyi seviyor başka her şeye karşı ilgisiz kalıyorsa sevgisi sevgi değil, genişletilmiş bencilliktir.

Mantıklı düşünce kavramından bir kuramın oluşturulmasına doğru atılan her adımda inanca gerek vardır.

Eğer sevgi bir çiçekse, saygı onu koruyan saksıdır. Çiçek solmaya başlamışsa dikkat edin saksı mutlaka çatlamıştır.

Tüm uygarlığımız, karşılıklı kar sağlayan bir alış-veriş düşüncesi, satın alma açlığı üzerinde yükseliyor.

Bilmek ve hala bilmediğimizi düşünmek en yüce marifettir. Bilmemek ve buna rağmen bildiğimizi düşünmek bir hastalıktır.

Eğitim, bir çocuğa özel yeteneklerinin fakına varması için yardım etmektir. Eğitimin zıddı yönlendirmedir.

Sevgi ancak iki insan birbirlerine varlıkların özünden bağlanır, her biri kendisinin varlığının özünden tanırsa, gerçekleşir.

Anne sevgisi koşulsuzdur, koruyucudur, sıcak bir sığınaktır. Koşulsuz olduğu için denetlenemez, ya da elde edilemez.

Aşk ‘seni seviyorum çünkü sana ihtiyacım var’ diye başlar, ‘sana ihtiyacım var ..çünkü seni seviyorum’ diye olgunlaşır.

Sevgi, narsizmin hemen hemen olmadığı alçakgönüllülüğün, nesnelliğin ve düşüncenin gelişmekte olduğu yerde vardır.

Günümüzde insanların mutluluğu “eğlenmeğe” dayanmakta. Eğlenmenin altındaysa “almanın”, tüketmenin doygunluğu yatmaktadır.

Otomatlar sevemezler. Onlar sadece “kişilik paketleri”ni birbirleriyle değiştirirler ve ucuza kapatma peşinde koşarlar.

Vermek almaktan çok daha coşku vericidir. Bu, beni yoksullaştırdığı için böyle değildir, verme eyleminde canlılığının gücü yattığı için bu, böyledir.

Bu açıdan bakılırsa insanın kattığı anlam dışında yaşamın hiçbir anlamı yoktur; insan başkalarına yardım etmediği sürece yapayalnızdır.

Sevginin yalnızca ayrıcalıklı bireysel değil de sosyal bir olgu olarak gerçekleşebilirliğine inanmak, insanın doğasını bilerek temellendirilmiş ussal bir inançtır.

Gerçek bilgiye erişmenin tek yolu sevme edimidir. Ancak bir insanı nesnel olarak tanıyarak, onun değişmeyen özüyle, sevgi edimi ile kavrayabiliriz.

İnsan yaratma süreci içinde kendini dünya ile bütünleştirir. Tam çözüm, insanlar arası birlikteki başarıda, bir başka insanla sevgi içinden kaynaşmada yatmaktadır.

Önemli bir problemde, yetkinizi aştığı halde size danışılıyorsa, kahramanlık yapmayın. Çünkü mutlaka olaya çözüm değil, suçlu aranıyordur.

Sevgide insan en azından yalnızlıktan kaçıp sığınacağı bir liman bulabilir. İki kişi, dünyaya karşı bir tür ortaklık kurar ve u iki kişilik bencilliğin sevgi olduğu yanılgısına düşülür.

İnsan zekayla ödüllendirilmiştir. O, kendi kendini bilen bir yaşamdır; kendisinin diğer insanların, geçmişinin ve gelecekte onu bekleyen olasılıkların farkındadır.

İnanç insanın varoluşunun bir koşuludur. Sevgiyle olan ilişkisi açısından bunun anlamı kişinin kendi sevgisine olan inancı, başkalarında sevgi yaratabilme ve bu sevginin geçerliliğidir.

Sevmek kendini karşılıksız olarak adamak, sevgimizin sevilen kişide de sevgi oluşturacağı ümidini taşımak demektir. Sevgi bir inanç eylemidir. İnancı az olanın sevgisi de azdır.

Sevgi bir etkenliktir; edilgen bir olay değildir; bir şeyin içinde olmaktır, bir şeye kapılmak değildir. Sevginin etken özelliği, en genel biçimde şöyle tanımlanabilir; sevgi vermektir, almak değildir.

İnançlı olabilmek cesur olmayı tehlikeye atılabilmeyi acı ve düş kırıklığına hazırlıklı olmayı gerektirir. Emniyet ve güvenliği yaşamın birinci koşulu sayanlar inançlı olamazlar.

Eğer sevginizi sevgi doğurmuyorsa bu, sevginizin, sevgi üretemediği anlamını taşır. Eğer seven kişi olarak yaşamınızı ortaya koyuyor ama sevilen bir kişi olamıyorsanız, sevginiz güçsüzdür. Şanssızlıktır.

Haset, kıskançlık, hırs, her çeşit açlık, bunların tümü tutkudur. Sevme ise zorlama olmadan sadece özgür olunduğunda yaşanabilen, insan gücünü somutlayan bir eylemdir.

Sevmek bir eylemdir edilgen bir duygu değil. Bir şeyin “içinde olmaktır” bir şeye “kapılmak” değil. En genel biçimiyle sevmenin etkin yapısı, sevmenin almak değil öncelikle vermek olduğu biçiminde tanımlanabilir.

Birçok kişi, sevme sorununu ilkel bir biçimde ele almakta, kendi sevebilme gücünden, sevme ediminden çok sevilme olarak görmektedir. Onlar için sorun, nasıl sevilebilecekleri, nasıl sevimli olabilecekleridir.

Sevgiden vazgeçmek olanaksız olduğuna göre sevgi konusundaki başarısızlıkların üstesinden gelebilmenin iyisozler.com bir tek uygun yolu olarak bu başarısızlıkların nedenlerini gözden geçirip, sevginin anlamını incelemeyi geliştirmek kalıyor.

İnsanın varoluş sorununun en sağlıklı ve doyumcul yanıtı sevgidir, dolayısıyla sevginin gelişimine yer vermeyen bir toplum gelecekte insan doğasının bu temel gereksinimini gözden kaçırdığı için yok olacaktır.

Yorum yapın